Son günlerde TikTok kullanıcıları arasında hızla yaygınlaşan bir uygulama, genç bir kızın hayatını ciddi şekilde tehlikeye attı. Sosyal medya fenomenlerinin etkileri, bazen beklenmedik ve korkutucu sonuçlar doğurabiliyor. Bu olayda, TikTok’un popüler bir içerik serisi olan "deneme" başlığı altında yürütülen bir challenge, 18 yaşındaki Elif'in başına büyük bir felaket açtı. Arkadaşlarının ısrarı üzerine bu tehlikeli uygulamayı denemeyi kabul eden Elif, sonuçlarının çok daha ağır olabileceğini düşünmemişti.
Her gün milyonlarca kullanıcının içerik ürettiği TikTok, gençler arasında eğlenceli bir platform olmanın yanı sıra, bazen hayati riskler içeren trendlere de ev sahipliği yapabiliyor. Elif, sosyal medya üzerinden viral olmuş bir ‘korku tecrübesi’ uygulamasıyla ilgili paylaşımları gördü. Arkadaşlarıyla birlikte bu trendi deneyimlemek için hevesle bir araya geldi. Ancak Elif’in deneyimi, alışıldık bir eğlenceden çok daha fazlasını içeriyordu.
Uygulamanın kuralı oldukça basitti; gözleri kapatıp odanın karanlık köşelerine gitmek ve yaşamayan bir varlıkla "sohbet" ettiğinizi hayal ederek davet etmekti. Bu uygulamanın amacı, gençlere korku dolu anlar yaşatmakti ama sonucu ne olabileceği hiç düşünülmedi. Elif, bu uygulamanın zihin oyunlarından ibaret olduğunu sanıyordu, ancak bu düşündüğü kadar masum olmadı. Oda karanlığa gömüldüğünde, Elif’in başına beklenmedik şeyler gelmeye başladı.
Elif, gözlerini kapattığında bir anda odada farklı bir atmosfer hissetti. Arkadaşlarıyla birlikte gülüşerek vakit geçirmeyi beklerken, ruhsal bir çöküş yaşadı. Uygulamanın ilk aşamasında yaşanan gülmeler, kısa süre içinde yerini korkuya bıraktı. O an, zihninde yarattığı hayali varlığın kendisiyle iletişim kurmaya başladığını düşündü. Korkudan dona kalan Elif, ani bir refleksle gözlerini açtığında, arkadaşlarının gülüşleri yerine endişe dolu bakışlarla karşılaştı.
Arkadaşları, Elif’in geçirdiği bu ruhsal çöküşe tanık olduktan sonra durumu ciddiye aldı. Hızla olay yerinden çıkarak, Elif’i hemen bir hastaneye götürdüler. Burada yapılan kontrollerde, Elif’in psikolojik olarak büyük bir stres yaşadığı ve bunun sonucunda baygınlık geçirdiği ortaya çıktı. Daha sonra tedavi sürecinde, Elif, bu deneyimin kendisine ne denli bir zarar verdiğini anladı ve sosyal medya trendlerinin sandığı kadar masum olmadığını açıkça gördü.
Elif’in yaşadığı bu trajik deneyim, sosyal medya platformlarındaki içerik tüketiminde dikkat edilmesi gereken noktalara bir kez daha dikkat çekti. Gençlerin psikolojisi üzerinde derin etkiler yaratabilecek olan bu tür içeriklerin tehlikeleri, ve sonuçları göz önüne alındığında, ebeveynlerin bu gibi durumlara duyarlı olmaları gerektiği ortaya çıkıyor.
Olayın ardından Elif, sosyal medya üzerindeki tehlikeleri sorgulamaya başladı ve diğer gençlere bu tür uygulamaları denememeleri konusunda uyarılarda bulundu. Özellikle TikTok gibi platformlarda popüler olan bazı içerikler, eğlenceden uzak, sağlıklı bir iletişim yerine zihin sağlığını tehdit eden unsurlar barındırabiliyor. Her ne kadar eğlenceli görünse de, bu tür görevler ve uygulamalar herkes için uygun olmayabilir.
Bu tür tehlikeli trendlerin önüne geçebilmek için sosyal medya platformlarının daha sıkı denetimlere ihtiyaç duyduğu da bir gerçektir. Özellikle genç kullanıcıların sıklıkla takip ettiği viral içeriklerin, hem fiziksel hem de ruhsal sağlıklarını bu kadar tehdit etmemesi adına daha dikkatli olunması gerekmektedir. Elif’in komşu çocukları ve bu yaşadıkları durumu öğrenen diğer gençlerin, TikTok ve benzeri platformlarda nelere maruz kalabilecekleri konusunda bilgi sahibi olmaları büyük önem arz ediyor.
Sosyal medya özgür bir ifade alanı sunsa da, kullanıcıların karşılaşabileceği risklerin göz ardı edilmemesi gerekiyor. Ebeveynlerin, çocuklarının sosyal medya kullanımlarını denetlemeleri, bu tür tehlikeli içeriklere karşı bir tampon alanı oluşturabilir. Elif gibi gençlerin hayatlarını riske atmamaları adına bilinçli bir şekilde hareket etmeleri için bu platformlarda zaman geçirmelerine ve içerik tüketimlerine yönelik bir farkındalık yaratmak oldukça önemli.
Elif'in bu tecrübesi, sosyal medya aracılığıyla yayılan içeriklerin denizi içinde kaybolmuş gençler için bir uyarı niteliği taşımaktadır. Bu tür içeriklerle karşılaşan herkesin bilinçli ve temkinli olması, gelecekte benzer olumsuz durumlarla karşı karşıya kalmamaları adına kritik bir rol oynamaktadır.