Ülkemizin siyasi tarihinde önemli bir yer edinen Muhsin Yazıcıoğlu, vefatının 16. yılında sevenleri tarafından anıldı. 25 Mart 2009'da gerçekleşen trajik helikopter kazası, Türk siyasetinde iz bırakan bir liderin hayatına son vermişti. Bu vesileyle, Yazıcıoğlu'nun hayatı, davranışları ve eserleri bir kez daha gündeme geldi. Muhsin Yazıcıoğlu, milli değerlere bağlı duruşu, cesaretli liderliği ve topluma olan katkıları ile anılmaya devam ediyor.
Muhsin Yazıcıoğlu, 31 Aralık 1954'te Kahramanmaraş’ın Güzelkent köyünde doğmuştur. Genç yaşta siyasete atılan Yazıcıoğlu, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ile tanınmaya başladı. 1970’li yılların sonunda partinin gençlik kollarında aktif olarak görev alan Yazıcıoğlu, 1980’lerin başında MHP'den ayrılarak kendi siyasi yolunu çizmeye karar verdi. 1992'de kurduğu Büyük Birlik Partisi (BBP) ile milli ve manevi değerlere dayalı bir dönemi temsil etti. Partinin genel başkanlığına getirilen Yazıcıoğlu, hızlı bir şekilde Türk siyasetinde kendine sağlam bir yer edinmeyi başardı.
Bir lider olarak Yazıcıoğlu, sadece siyasi görüşleriyle değil, aynı zamanda insani yönüyle de dikkat çekti. Sade bir yaşam süren Yazıcıoğlu, halkla iç içe olmayı, onların sorunlarını dinlemeyi ve çözüm üretmeyi ilke edindi. Siyasi söylemlerinde ve eylemlerinde daima vatan sevgisini ve millî duyguları ön planda tuttuktan sonra, Türk milletinin birlik ve beraberliği için mücadele etti. Yazıcıoğlu, özellikle 1999 yılında Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı ekonomik kriz döneminde, alternatif çözümlerle insanlara umut olmayı başardı.
Muhsin Yazıcıoğlu, 25 Mart 2009'da Gümüşhane'de, BBP'nin il kongresine katılmak üzere giderken, helikopterinin düşmesi sonucunda hayatını kaybetti. Bu kaza, Türk siyasetinde büyük bir üzüntü yarattı. Yazıcıoğlu'nun düşen helikopteri, büyük bir arama kurtarma operasyonuna sahne oldu. Ancak maalesef tüm çabalara rağmen Yazıcıoğlu ve beraberindekiler kurtarılamadı. Vefatının ardından tüm Türkiye’de büyük bir yas havası hâkim oldu. Her yıl vefat yıldönümünde düzenlenen anma etkinlikleri, Yazıcıoğlu’nun siyasetçi kimliğinin yanı sıra, insani yönüne de dikkat çekiyor.
Anma etkinliklerinde, Yazıcıoğlu’na duyulan özlem çeşitli törenlerle ifade ediliyor. Ailesi, sevenleri ve partilileri her yıl Gümüşhane’de bir araya gelerek Yazıcıoğlu’nu anmakta ve onun bıraktığı mirası yaşatmak için çeşitli projeler geliştirmekteler. Vefatının 16. yılında Seyranbaşı’nda düzenlenen anma etkinliği, bu yıl da geniş katılımla gerçekleştirildi. Anma programı çerçevesinde düzenlenen konuşmalarda, Yazıcıoğlu'nun idealleri, liderliği ve topluma kattıkları üzerinde duruldu. Anma etkinliklerinde, onun öğrencilere, gençlere ve topluma aşıladığı değerler de ön plana çıkarıldı.
Muhsin Yazıcıoğlu, siyasi yaşamı boyunca sadece bir siyasetçi olarak değil, aynı zamanda bir halk lideri olarak da anılmakta. Onun hayatı, Türk milletinin tarihsel bir parçası olarak kaydedilmiş durumda. Yazıcıoğlu'nun adını yaşatmak, onun içtenliği, dürüstlüğü ve vatanseverliği gibi erdemleri gelecek nesillere aktarmak, bu anma etkinliklerinin en önemli amaçlarından biri. Yazıcıoğlu'nun anılarını yaşatmak, sadece ailesi veya partilileri için değil, tüm Türk milleti adına önemli bir görev olarak kabul ediliyor.
Muhsin Yazıcıoğlu, liderlik özellikleri, cesareti, samimiyeti ve halk sevgisiyle her zaman hatırlanacak. Vefatının 16. yılında, Türk halkı onu bir kez daha saygıyla andı ve onun bıraktığı değerleri yaşatmak için mücadele etmeye devam edecek. Yazıcıoğlu'nun hayatı, herkes için bir motivasyon kaynağı olmalı. Onun izinden gidenlerin, onun değerleriyle donanmış bir toplum oluşturmaları için çalışmaları, onun anısını en güzel şekilde yaşatacaktır.